ABD’nin California eyaletinde 15 yaşında kaçırılan bir kadın 10 yıl sonra bulundu.
Facebook’ta kardeşiyle iletişim kurduktan sonra bulunan ismi açıklanmayan kadının polise verdiği ifadede yıllar boyunca fiziksel ve psikolojik istismara maruz kaldığını söyledi.
Gözaltına alınan şüpheli Isidro Garcia’nın 10 yıl önce kaçırdığı kadının annesiyle de ilişkisi olduğu ortaya çıktı.
Meksika asıllı Garcia’nın kaçırdığı kadını evlenmeye zorladığı ve 2012 yılında bir bebekleri olduğu da ifade edildi.
Polis kadının kaçmaya teşebbüs ettiği ancak her seferinde dayak yediğini açıkladı:
“Anladığım kadarıyla kaçırılan kişiye yönelik sürekli bir cinsel saldırı söz konusu. İki kere kadın kaçmaya çalıştı. Ama yakalandı. Kadın kaçmaya çalıştığı için de dayak yedi.”
Garcia ve kadının gece temizlik işlerinde çalıştıkları belirtildi. 41 yaşındaki Meksikalı’nın adam kaçırma, tecavüz ve zorla alıkoyma suçlarından yargılanması bekleniyor.
kayıp çocuk etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
kayıp çocuk etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
22 Mayıs 2014 Perşembe
19 Mayıs 2014 Pazartesi
Liseli Dilan 4 gündür kayıp
Mardin'in Midyat İlçesi'nde, geçen cuma sabahı okula gitmek üzere evden çıkan lise öğrencisi 16 yaşındaki Dilan Kuş'tan bir daha haber alınamadı.
Midyat’ın Akçakaya Mahallesi’nde oturan Behiye- Abdülkerim Kuş çiftinin 9 çocuğundan 6'ncısı olan Anadolu İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB) Lisesi öğrencisi Dilan Kuş, geçen cuma sabahı okula gitmek üzere evden çıktı. Liseli Dilan, akşam eve dönmedi. Kızlarının eve dönmemesi üzerine arama başlatan aile, Dilan'ın okul arkadaşları ve okul idaresine, kızlarının eve dönmediğini haberini verdi. Kızlarının o gün okula da gitmediğini öğrenen Kuş çifti daha sonra da polise giderek, kayıp başvurusu yaptı. Evlerinde gözleri yaşlı bir şekilde kızlarından gelecek müjdeli haberi bekleyen aile, yetkililerden çocuğunun bulunması için yardım istedi.
'ALLAH RIZASI İÇİN KIZIMI BULUN'
Ağlayarak kızının bulunmasının isteyen baba Abdülkerim Kuş, "Kızım sabah evden okula gitmek için çıktı ve bir daha kendisinden haber alamadık. Okul çıkışı eve gelmeyince kızımı aramaya başladık. Okul idaresinden kızımı sorunca, o gün derse girmediğini öğrendim. Onu kendi imkanlarımızla ilk olarak aradık, daha sonra polise başvuruda bulunduk. Kızım 4 gündür kayıp. Aramadığımız, sormadığımız hiçbir yer kalmadı. Ama kızımı bulamadık. Allah rızası için kızımın bulunması için yardım istiyorum. Kızımın evde hiç kimse ile bir sorunu yoktu. Onu bulanlar, görenler bize lütfen haber versin. Gözümüze uyku girmedi, huzurumuz kalmadı. Hayatından endişe ediyoruz. Bir keçi bile kaybolduğunda hemen bulunuyor, ama hala kızım ortalıkta yok" dedi.
Kızı Dilan'ın kaybolmasından bu yana bilgisayar başında kızının fotoğraflarına bakan ve bulunması için dua eden anne Behiye Kuş ise, "Herkesten yardım bekliyorum. Lütfen kızımı bulun ve eve gelsin. Onu çok özledik. Artık her kapıyı açan acaba o mudur diye hepimiz kapıya bakıyoruz. Kızım çok küçük. O bizim her şeyimiz. Onu görenler ve yerini bilenler, lütfen bize haber versin" diye konuştu.
Midyat’ın Akçakaya Mahallesi’nde oturan Behiye- Abdülkerim Kuş çiftinin 9 çocuğundan 6'ncısı olan Anadolu İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB) Lisesi öğrencisi Dilan Kuş, geçen cuma sabahı okula gitmek üzere evden çıktı. Liseli Dilan, akşam eve dönmedi. Kızlarının eve dönmemesi üzerine arama başlatan aile, Dilan'ın okul arkadaşları ve okul idaresine, kızlarının eve dönmediğini haberini verdi. Kızlarının o gün okula da gitmediğini öğrenen Kuş çifti daha sonra da polise giderek, kayıp başvurusu yaptı. Evlerinde gözleri yaşlı bir şekilde kızlarından gelecek müjdeli haberi bekleyen aile, yetkililerden çocuğunun bulunması için yardım istedi.
'ALLAH RIZASI İÇİN KIZIMI BULUN'
Ağlayarak kızının bulunmasının isteyen baba Abdülkerim Kuş, "Kızım sabah evden okula gitmek için çıktı ve bir daha kendisinden haber alamadık. Okul çıkışı eve gelmeyince kızımı aramaya başladık. Okul idaresinden kızımı sorunca, o gün derse girmediğini öğrendim. Onu kendi imkanlarımızla ilk olarak aradık, daha sonra polise başvuruda bulunduk. Kızım 4 gündür kayıp. Aramadığımız, sormadığımız hiçbir yer kalmadı. Ama kızımı bulamadık. Allah rızası için kızımın bulunması için yardım istiyorum. Kızımın evde hiç kimse ile bir sorunu yoktu. Onu bulanlar, görenler bize lütfen haber versin. Gözümüze uyku girmedi, huzurumuz kalmadı. Hayatından endişe ediyoruz. Bir keçi bile kaybolduğunda hemen bulunuyor, ama hala kızım ortalıkta yok" dedi.
Kızı Dilan'ın kaybolmasından bu yana bilgisayar başında kızının fotoğraflarına bakan ve bulunması için dua eden anne Behiye Kuş ise, "Herkesten yardım bekliyorum. Lütfen kızımı bulun ve eve gelsin. Onu çok özledik. Artık her kapıyı açan acaba o mudur diye hepimiz kapıya bakıyoruz. Kızım çok küçük. O bizim her şeyimiz. Onu görenler ve yerini bilenler, lütfen bize haber versin" diye konuştu.
6 Mayıs 2014 Salı
Bir kayıp çocuk vakası daha.
Elazığ'da Abdullahpaşa Mahallesi'nde sabah okula gitmek üzere evden çıkan 9 yaşındaki Kadir Yıldırımdinç, bir daha eve dönmedi. Babasının şikayeti üzerine polis ekipleri küçük Kadir'i aramaya başladı.
Abdullahpaşa Mahallesi 251'nci Sokak'ta oturan Ahmet Yıldırımdinç, 9 yaşındaki oğlu Kadir Yıldırımdinç, sabah saat 07.30'da bir lira harçlık alarak okula gitmek üzere evden çıktığını ve bir daha eve dönmediğini söyledi.
Gözü yaşlı baba Yıldırımdinç şöyle konuştu: "Sabah 7'ye çeyrek kala okula gidiyor. Servise binmiyor. 12'yi 10 geçe eve gelmesi lazım. Saat 13.00'e doğru gelmiyor. Hanım bana telefon açtı, 'Çocuğun gelmedi' dedi. Okula gittim, dediler ki, 'bugün gelmemiş.' Servisi aradım dedi ki, 'ne sabah aldım, ne öğlen aldım.' Ondan sonra ben karakola gidip kayıp müracaatında bulundum. Odur, budur arıyoruz.
Çantasını evin üst tarafında buldum. Kaldırımın üstünde, kitapların yarısı dışarıda, ödev kağıtları iki adım ileride ve beslenme çantası da daha ileride. Üç çocuğum var. Kadir en küçüğü. Hiç gören olmamış. Yalnız bizim bir üst komşu görmüş, dışarı çıkarken.
İşte 7'ye çeyrek kala ana caddeye çıkmış, bu tarafa doğru koşmaya başlamış. Sabah saatlerinde evden çıkar çıkmaz. Saat 13.00 gibi de bizim üstteki komşu, 'iki çocuğun orada olduğunu, çantayı oraya bıraktıklarını gördüm' diyor. Diyor, 'tam çözmedim, ama yüzünü de görmedim yani Kadir olduğunu görmedim' diyor. 'İki çocuğu orada gördüm' diyor. Çantayı oraya bırakırken 'Ne yapıyorsunuz' diye sorunca, 'hiç bir şey yapmıyoruz teyze' diyorlar. Ondan sonra kayboluyorlar. Odur budur arıyoruz."
Baba Ahmet Yıldırımdinç'in karakola yaptığı şikayet üzerine soruşturma başlatan polisin mahalledeki arama çalışmaları devam ediyor.
Abdullahpaşa Mahallesi 251'nci Sokak'ta oturan Ahmet Yıldırımdinç, 9 yaşındaki oğlu Kadir Yıldırımdinç, sabah saat 07.30'da bir lira harçlık alarak okula gitmek üzere evden çıktığını ve bir daha eve dönmediğini söyledi.
Gözü yaşlı baba Yıldırımdinç şöyle konuştu: "Sabah 7'ye çeyrek kala okula gidiyor. Servise binmiyor. 12'yi 10 geçe eve gelmesi lazım. Saat 13.00'e doğru gelmiyor. Hanım bana telefon açtı, 'Çocuğun gelmedi' dedi. Okula gittim, dediler ki, 'bugün gelmemiş.' Servisi aradım dedi ki, 'ne sabah aldım, ne öğlen aldım.' Ondan sonra ben karakola gidip kayıp müracaatında bulundum. Odur, budur arıyoruz.
Çantasını evin üst tarafında buldum. Kaldırımın üstünde, kitapların yarısı dışarıda, ödev kağıtları iki adım ileride ve beslenme çantası da daha ileride. Üç çocuğum var. Kadir en küçüğü. Hiç gören olmamış. Yalnız bizim bir üst komşu görmüş, dışarı çıkarken.
İşte 7'ye çeyrek kala ana caddeye çıkmış, bu tarafa doğru koşmaya başlamış. Sabah saatlerinde evden çıkar çıkmaz. Saat 13.00 gibi de bizim üstteki komşu, 'iki çocuğun orada olduğunu, çantayı oraya bıraktıklarını gördüm' diyor. Diyor, 'tam çözmedim, ama yüzünü de görmedim yani Kadir olduğunu görmedim' diyor. 'İki çocuğu orada gördüm' diyor. Çantayı oraya bırakırken 'Ne yapıyorsunuz' diye sorunca, 'hiç bir şey yapmıyoruz teyze' diyorlar. Ondan sonra kayboluyorlar. Odur budur arıyoruz."
Baba Ahmet Yıldırımdinç'in karakola yaptığı şikayet üzerine soruşturma başlatan polisin mahalledeki arama çalışmaları devam ediyor.
3 Mayıs 2014 Cumartesi
Köpeğin ağzında bebek cesedi.Görünce ŞOK Oldu.
Osmaniye'nin Kadirli İlçesi'nde bir çalılığın altında sahipsiz köpek tarafından çıkarılan bebek cesedi bulundu. Cesedi köpeğin ağzında görenler şoke oldu.
Korkunç olayda köpeğin toprağı eşeleyerek bir şey çıkardığını gören 29 yaşındaki Ebru Tekdemir, ne olduğunu anlamak için baktığında hayvanın ağzında bir bebek cesedi olduğunu görünce gözlerine inanamadı! Osmaniye'nin Kadirli İlçesi'nde gömülmüş bir kız bebeği cesedi bulundu.
Bir köpek tarafından gömüldüğü yerden çıkarılmasıyla fark çedilen bebeğin ölüm nedeni bilinmezken, 10-15 gün önce gömüldüğü tahmin ediliyor.Saat 10.00 sıralarında Kadirli İlçesi'ne 10 kilometre uzaklıktaki Yenigün Köyü'nün Ziyaret Mevkii'nde bir köpeğin toprağı eşeleyerek bir şey çıkardığını gören 29 yaşındaki Ebru Tekdemir, ne olduğunu anlamak için baktığında hayvanın ağzında bir bebek cesedi olduğunu görünce, babası İsmet Tekdemir'e haber verdi.
İhbar üzerine olay yerine gelen jandarma ve cumhuriyet savcısı, yaptığı incelemede bebeğin kız olduğunu tespit ederken, cesedi Kadirli Devlet Hastanesi Morgu'na kaldırıldı. 10-15 gün önce gömüldüğü tahmin edilen bebeğin burada yapılan ön otopsinin ardından, kaç aylık olduğu, cinayet sonucu mu, yoksa doğal yollarla mı öldüğünün tespiti için Adana Adli Tıp Kurumu'na gönderildi.
'ELLERİNİ GÖRÜNCE KORKTUM'
Ebru Tekdemir, toprağı eşeleyen köpeğin ağzında bir şey gördüğünü belirterek, "Ağzındakinin tavuk olduğunu zannettim. Köpeğin yanına vardığımda bebeğin elleri ve kollarını görünce çok korktum. Hemen annemi ve babamı çağırdım. Daha sonra jandarmaya haber verdik" dedi.Olayla ilgili soruşturma başlatılırken, bebeğin ailesinin tespit etmek için de jandarma geniş çaplı bir araştırma başlattı.
Korkunç olayda köpeğin toprağı eşeleyerek bir şey çıkardığını gören 29 yaşındaki Ebru Tekdemir, ne olduğunu anlamak için baktığında hayvanın ağzında bir bebek cesedi olduğunu görünce gözlerine inanamadı! Osmaniye'nin Kadirli İlçesi'nde gömülmüş bir kız bebeği cesedi bulundu.
Bir köpek tarafından gömüldüğü yerden çıkarılmasıyla fark çedilen bebeğin ölüm nedeni bilinmezken, 10-15 gün önce gömüldüğü tahmin ediliyor.Saat 10.00 sıralarında Kadirli İlçesi'ne 10 kilometre uzaklıktaki Yenigün Köyü'nün Ziyaret Mevkii'nde bir köpeğin toprağı eşeleyerek bir şey çıkardığını gören 29 yaşındaki Ebru Tekdemir, ne olduğunu anlamak için baktığında hayvanın ağzında bir bebek cesedi olduğunu görünce, babası İsmet Tekdemir'e haber verdi.
İhbar üzerine olay yerine gelen jandarma ve cumhuriyet savcısı, yaptığı incelemede bebeğin kız olduğunu tespit ederken, cesedi Kadirli Devlet Hastanesi Morgu'na kaldırıldı. 10-15 gün önce gömüldüğü tahmin edilen bebeğin burada yapılan ön otopsinin ardından, kaç aylık olduğu, cinayet sonucu mu, yoksa doğal yollarla mı öldüğünün tespiti için Adana Adli Tıp Kurumu'na gönderildi.
'ELLERİNİ GÖRÜNCE KORKTUM'
Ebru Tekdemir, toprağı eşeleyen köpeğin ağzında bir şey gördüğünü belirterek, "Ağzındakinin tavuk olduğunu zannettim. Köpeğin yanına vardığımda bebeğin elleri ve kollarını görünce çok korktum. Hemen annemi ve babamı çağırdım. Daha sonra jandarmaya haber verdik" dedi.Olayla ilgili soruşturma başlatılırken, bebeğin ailesinin tespit etmek için de jandarma geniş çaplı bir araştırma başlattı.
1 Mayıs 2014 Perşembe
Cani Ablasını vermediler diye Gizem’i öldürdü
Adana'da pazar gününden bu yana kayıp olarak aranan 6 yaşındaki Gizem Akdeniz'in cesedi yakılmış halde bulundu. Elleri ve ayakları koli bandıyla sarılan minik Gizem'in önce bıçaklandığı daha akabinde boğularak öldürüldüğü belirlendi.
Vahşi cinayeti, küçük kızın ablasıyla evlenmesine izin verilmeyen 25 yaşındaki akrabaları Süleyman Akdeniz'in 'intikam' için işlediği anlaşıldı. Cinayeti ilk gün işleyen zanlının, iki gün devam eden arama faaliyetlerine da katıldığı anlaşıldı. Merkez Seyhan ilçesi Tellidere mahallesinde önceki pazar günü annesi pazara gidince sokağa çıkan ve tekrar haber alınamayan ilkokul birinci sınıf öğrencisi Gizem Akdeniz'i bulabilmek için neredeyse tüm şehir seferber oldu.
Ancak acı haber dün sabaha karşı geldi. Asayiş ve Çocuk Şube Müdürlüğü'nde Gizem'i bulmak için kurulan özel ekip, havadan ve karadan gece gündüz çalışmalarını sürdürdü. Çevredeki 100'den çok işyerinin kameraları tek tek incelendi. Kamera kayıtlarında bazı görüntülere ulaşan polis, mahalleden yüzlerce kişiyle yüz yüze görüştü. Birkaç görgü tanığının, Gizem'i en son akrabası Süleyman Akdeniz ile el ele yürürken gördüklerini söylemesi üzerine Akdeniz 'şüpheli' listesine alındı. Cinayet Büro Amirliği ekipleri, özel bir sitede emniyet elemanı olarak çalışan ve bekâr olan Süleyman Akdeniz'i ifadesini almak için evvelki sabah emniyete götürdü. Gizem'in kaybolduğu gün hangi yerde olduğu sorulan Akdeniz, "Otomobilimle ailemle pikniğe gittim" dedi. Polis Süleyman Akdeniz'den yol güzergâhını öğrenip serbest bıraktı.
ELLERİ AYAKLARI BAĞLI
Akdeniz'den aldığı yol haritası üzerine ekipler MOBESE kameraları ve çevredeki işyerlerinin kameralarını inceledi. Süleyman Akdeniz'in kullandığını söylediği güzergâh ile aracının MOBESE'lerde tespit edilen güzergâhı birbirini tutmadı. Bütün delilleri değerlendiren polis, önceki akşam 22.00 sularında Süleyman Akdeniz'i yeniden tutukladı. Yaklaşık 30 dakika boyunca çelişkili ifadeler veren zanlı sonunda Gizem'i öldürdüğünü itiraf etti. Süleyman Akdeniz'in cesedin yerini söylemesi üzerine harekete önceki polis, dün 01.30 sularında Kabasakal Mezarlığı Rüzgârlı Tepe mevkisinde küçük kızın el ve ayaklarının koli bandı ile sarılmış, bıçaklanmış ve üzerine benzin dökülerek bir kısmı yakılmış haldeki cesedini buldu. İlk incelemede işkence yapıldıktan akabinde boğularak öldürüldüğü belirlenen Gizem'in cesedi otopsi için Adli Tıp Kurumu'na götürüldü.
KAN DONDURAN İFADE
Baba Mustafa Akdeniz'in amcasının oğlu olan ve aynı sokaktaki karşı binada oturan Süleyman Akdeniz'in ilk ifadesinde "Üniversitede hemşirelik bölümünü okuyan Gizem'in ablası Gamze'yi ailesinden istedim. Babası izin vermedi. Ben de intikam almak için Gizem'i kaçırdım. Aynı gün akşam saatlerinde öldürdükten akabinde Gizem'in evine geldim" dediği açıklandı. Zanlının, dikkat çekmemek için küçük kızın arama faaliyetlerine da katıldığı öğrenildi. Sağlık kontrolüne zırhlı araçla götürülen zanlıya çelik yelek de giydirildi. Zanlının ailesinin de evlerini ve mahalleyi terk ederek kaçtığı öğrenildi.
Çıkarıldığı 4. Sulh Ceza Mahkemesi tarafından tutuklanan zanlının sorgusuna katılması için Adana Barosu tarafından çağrı yapılan avukatlar ise negatif yanıt verdi. Bunun üzerine baro yönetim kurulu üyesi bir kişi sorguya yer aldı. Zanlı Akdeniz'in ifadesinde "Gizem olmasa o aileden başka birini öldürecektim. Olay günü Gizem dışarıda oynuyordu. 'Pikniğe gideceğiz' diyerek kandırdım. Boş arazide otomobili park ettim. Koli bandıyla, ellerini ayaklarını bağladım. Ağzını bantladım.
Sonra bıçakladım. Ayağa kalkınca üzerine benzin döküp yaktım. Çığlıklar attı. 25 dakika bekledim, ağladım ve olay yerinden ayrıldım" dediği öğrenildi. Öte yandan morgda kızının cesedini teşhis eden baba bayıldı. Anne Hatice, 3 ablası ve yakınları sinir krizleri geçirdi. Yakınları "Asın bu katili" diyerek haykırırken, abla Gamze ise "Onu kendi ellerimle öldüreceğim. Kardeşimin suçu neydi, ona nasıl kıydı" diyerek feryat etti. Gizem'in cenazesi Kabasakal Mezarlığı'nda toprağa verildi.
'ACİLEN TEDBİR ALMAMIZ LAZIM'
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ayşenur İslam, çocuk ölümleriyle alakalı olarak, "Hiç yaşamayı istemediğimiz olaylar. Acilen önlem almamız gerekiyor" dedi. Meclis'te gazetecilerin sorusu üzerine, son günlerde çocuklara dönük yaşananların üzücü ve hiç yaşamayı istemedikleri olaylar olduğunu belirten İslam, "Acilen önlem almamız gerek. Bakanlık olarak bizim üzerimize düşen sorumluluk aileleri bilinçlendirmek; çocukların, kendilerine yönelen bu tür kaba kuvvet olaylarında neler yapabileceklerini planlamak ve çocukları bu istikametinde eğitmek" dedi.
ÇOCUKLARI KORUMAK
İkinci görevlerinin de aileleri eğitmek, bilinçlendirmek, çocuklarını toplumsal şiddete karşı nasıl koruyacaklarına yönelik olarak eğitmek olduğunu kaydeden İslam, "Çocuklar ve ailelerin bu tür şiddete maruz kalmamalarını sağlamak için ne yapılabileceğini organize etmek... Bunun için çalışıyoruz, İçişleri ve Adalet bakanlıkları ile beraber toplantılar yapacağız. Bu süreç içerisinde ihtiyaç görürsek başka kurum ve kuruluşlarla da toplantılar yapacağız" diye açıkladı.
CİNSEL SUÇ TASARISI
Çocuklara karşı işlenen cinsel suçlarla alakalı tasarı taslağı çalışmalarını Adalet Bakanlığı ile beraber sürdürdüklerini belirten İslam, "Bu mevzu ile ilgili bundan evvel hazırlanmış bir faaliyet vardı. Ama biz şimdi Adalet Bakanlığı ile beraber konu üzerinde çalışıyoruz. Çalışma, toplumda özellikle çocuklara yönelik işlenen cinsel suçlara karşı, bütün kanunları gözden geçiren bir tasarı taslağı çalışması" dedi.
Vahşi cinayeti, küçük kızın ablasıyla evlenmesine izin verilmeyen 25 yaşındaki akrabaları Süleyman Akdeniz'in 'intikam' için işlediği anlaşıldı. Cinayeti ilk gün işleyen zanlının, iki gün devam eden arama faaliyetlerine da katıldığı anlaşıldı. Merkez Seyhan ilçesi Tellidere mahallesinde önceki pazar günü annesi pazara gidince sokağa çıkan ve tekrar haber alınamayan ilkokul birinci sınıf öğrencisi Gizem Akdeniz'i bulabilmek için neredeyse tüm şehir seferber oldu.
Ancak acı haber dün sabaha karşı geldi. Asayiş ve Çocuk Şube Müdürlüğü'nde Gizem'i bulmak için kurulan özel ekip, havadan ve karadan gece gündüz çalışmalarını sürdürdü. Çevredeki 100'den çok işyerinin kameraları tek tek incelendi. Kamera kayıtlarında bazı görüntülere ulaşan polis, mahalleden yüzlerce kişiyle yüz yüze görüştü. Birkaç görgü tanığının, Gizem'i en son akrabası Süleyman Akdeniz ile el ele yürürken gördüklerini söylemesi üzerine Akdeniz 'şüpheli' listesine alındı. Cinayet Büro Amirliği ekipleri, özel bir sitede emniyet elemanı olarak çalışan ve bekâr olan Süleyman Akdeniz'i ifadesini almak için evvelki sabah emniyete götürdü. Gizem'in kaybolduğu gün hangi yerde olduğu sorulan Akdeniz, "Otomobilimle ailemle pikniğe gittim" dedi. Polis Süleyman Akdeniz'den yol güzergâhını öğrenip serbest bıraktı.
ELLERİ AYAKLARI BAĞLI
Akdeniz'den aldığı yol haritası üzerine ekipler MOBESE kameraları ve çevredeki işyerlerinin kameralarını inceledi. Süleyman Akdeniz'in kullandığını söylediği güzergâh ile aracının MOBESE'lerde tespit edilen güzergâhı birbirini tutmadı. Bütün delilleri değerlendiren polis, önceki akşam 22.00 sularında Süleyman Akdeniz'i yeniden tutukladı. Yaklaşık 30 dakika boyunca çelişkili ifadeler veren zanlı sonunda Gizem'i öldürdüğünü itiraf etti. Süleyman Akdeniz'in cesedin yerini söylemesi üzerine harekete önceki polis, dün 01.30 sularında Kabasakal Mezarlığı Rüzgârlı Tepe mevkisinde küçük kızın el ve ayaklarının koli bandı ile sarılmış, bıçaklanmış ve üzerine benzin dökülerek bir kısmı yakılmış haldeki cesedini buldu. İlk incelemede işkence yapıldıktan akabinde boğularak öldürüldüğü belirlenen Gizem'in cesedi otopsi için Adli Tıp Kurumu'na götürüldü.
KAN DONDURAN İFADE
Baba Mustafa Akdeniz'in amcasının oğlu olan ve aynı sokaktaki karşı binada oturan Süleyman Akdeniz'in ilk ifadesinde "Üniversitede hemşirelik bölümünü okuyan Gizem'in ablası Gamze'yi ailesinden istedim. Babası izin vermedi. Ben de intikam almak için Gizem'i kaçırdım. Aynı gün akşam saatlerinde öldürdükten akabinde Gizem'in evine geldim" dediği açıklandı. Zanlının, dikkat çekmemek için küçük kızın arama faaliyetlerine da katıldığı öğrenildi. Sağlık kontrolüne zırhlı araçla götürülen zanlıya çelik yelek de giydirildi. Zanlının ailesinin de evlerini ve mahalleyi terk ederek kaçtığı öğrenildi.
Çıkarıldığı 4. Sulh Ceza Mahkemesi tarafından tutuklanan zanlının sorgusuna katılması için Adana Barosu tarafından çağrı yapılan avukatlar ise negatif yanıt verdi. Bunun üzerine baro yönetim kurulu üyesi bir kişi sorguya yer aldı. Zanlı Akdeniz'in ifadesinde "Gizem olmasa o aileden başka birini öldürecektim. Olay günü Gizem dışarıda oynuyordu. 'Pikniğe gideceğiz' diyerek kandırdım. Boş arazide otomobili park ettim. Koli bandıyla, ellerini ayaklarını bağladım. Ağzını bantladım.
Sonra bıçakladım. Ayağa kalkınca üzerine benzin döküp yaktım. Çığlıklar attı. 25 dakika bekledim, ağladım ve olay yerinden ayrıldım" dediği öğrenildi. Öte yandan morgda kızının cesedini teşhis eden baba bayıldı. Anne Hatice, 3 ablası ve yakınları sinir krizleri geçirdi. Yakınları "Asın bu katili" diyerek haykırırken, abla Gamze ise "Onu kendi ellerimle öldüreceğim. Kardeşimin suçu neydi, ona nasıl kıydı" diyerek feryat etti. Gizem'in cenazesi Kabasakal Mezarlığı'nda toprağa verildi.
'ACİLEN TEDBİR ALMAMIZ LAZIM'
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ayşenur İslam, çocuk ölümleriyle alakalı olarak, "Hiç yaşamayı istemediğimiz olaylar. Acilen önlem almamız gerekiyor" dedi. Meclis'te gazetecilerin sorusu üzerine, son günlerde çocuklara dönük yaşananların üzücü ve hiç yaşamayı istemedikleri olaylar olduğunu belirten İslam, "Acilen önlem almamız gerek. Bakanlık olarak bizim üzerimize düşen sorumluluk aileleri bilinçlendirmek; çocukların, kendilerine yönelen bu tür kaba kuvvet olaylarında neler yapabileceklerini planlamak ve çocukları bu istikametinde eğitmek" dedi.
ÇOCUKLARI KORUMAK
İkinci görevlerinin de aileleri eğitmek, bilinçlendirmek, çocuklarını toplumsal şiddete karşı nasıl koruyacaklarına yönelik olarak eğitmek olduğunu kaydeden İslam, "Çocuklar ve ailelerin bu tür şiddete maruz kalmamalarını sağlamak için ne yapılabileceğini organize etmek... Bunun için çalışıyoruz, İçişleri ve Adalet bakanlıkları ile beraber toplantılar yapacağız. Bu süreç içerisinde ihtiyaç görürsek başka kurum ve kuruluşlarla da toplantılar yapacağız" diye açıkladı.
CİNSEL SUÇ TASARISI
Çocuklara karşı işlenen cinsel suçlarla alakalı tasarı taslağı çalışmalarını Adalet Bakanlığı ile beraber sürdürdüklerini belirten İslam, "Bu mevzu ile ilgili bundan evvel hazırlanmış bir faaliyet vardı. Ama biz şimdi Adalet Bakanlığı ile beraber konu üzerinde çalışıyoruz. Çalışma, toplumda özellikle çocuklara yönelik işlenen cinsel suçlara karşı, bütün kanunları gözden geçiren bir tasarı taslağı çalışması" dedi.
Gizem’in katili cezaevinde iki kez intihara kalkıştı
Adana'da kaybolduktan 36 saat sonra cesedi bulunan 6 yaşındaki Gizem Akdeniz'in katil zanlısı 25 yaşındaki Süleyman Akdeniz, tutuklandıktan sonra konulduğu cezaevinde 2 kez intihar girişiminde bulundu.
Gizem Akdeniz'in ablası Gamze Akdeniz ile evlenmesine izin verilmediğini ileri sürerek intikam için cinayeti işlediğini iddia eden katil zanlısı Süleyman Akdeniz, tutuklanarak Kürkçüler E Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. 29 Nisan'da nöbetçi mahkemece 'çocuğu veya beden ve ruh bakımından kendini savunamayacak kişiyi öldürme, canavarca hisler veya eziyet çektirerek öldürme suçlarından' tutuklanan Süleyman Akdeniz ceza evinde 2 kez intihara kalkıştı. Akdeniz dün Dr. Ekrem Tok Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'ne sevk edildi. Akdeniz'in ikinci kez intihara kalkışmasının ardından tedavi ve müşahede altında tutulması için hastaneye gönderildiği bildirildi.
Katil zanlısı Süleyman Akdeniz, Ekrem Tok Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'nin Adli Psikiyatri Ünitesi'nde gözetim altında tutuluyor.
Gizem Akdeniz'in ablası Gamze Akdeniz ile evlenmesine izin verilmediğini ileri sürerek intikam için cinayeti işlediğini iddia eden katil zanlısı Süleyman Akdeniz, tutuklanarak Kürkçüler E Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. 29 Nisan'da nöbetçi mahkemece 'çocuğu veya beden ve ruh bakımından kendini savunamayacak kişiyi öldürme, canavarca hisler veya eziyet çektirerek öldürme suçlarından' tutuklanan Süleyman Akdeniz ceza evinde 2 kez intihara kalkıştı. Akdeniz dün Dr. Ekrem Tok Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'ne sevk edildi. Akdeniz'in ikinci kez intihara kalkışmasının ardından tedavi ve müşahede altında tutulması için hastaneye gönderildiği bildirildi.
Katil zanlısı Süleyman Akdeniz, Ekrem Tok Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'nin Adli Psikiyatri Ünitesi'nde gözetim altında tutuluyor.
30 Nisan 2014 Çarşamba
Gizem'in katili kızlarını öldürdüğü acılı ailenin yanında timsah gözyaşları dökmüş!
Adana’da kaybolduktan 36 saat sonra öldürülmüş olarak cesedi bulunan 6 yaşındaki Gizem Akdeniz’in katil zanlısı 25 yaşındaki Süleyman Akdeniz’in küçük kızın fotoğraflarını afiş yaptırıp sokak sokak aradığı ortaya çıktı. Acılı anne Hatice Akdeniz, “Benim yüreğim yanarken o, yanımızda hiçbir şey olmamış gibi bizim acımızı paylaşmış. Meğer soğukkanlı bir caniymiş” dedi.
Evlerinin önündeki taziye çadırında minik kızı için gözyaşı döken anne Hatice Akdeniz katil zanlısının idam edilmesini istedi. Gizem kaybolduktan sonra katil zanlısı Süleyman Akdeniz’in hep yanlarında olduğunu anlatan Hatice Akdeniz, şöyle yakındı:
“Ben yavrumun acısıyla yanıp tutuşurken o da yanımızdaydı. Fotoğraflarını çoğaltıp afiş yaptı, sokak sokak dağıttı. Bizimle beraber aramalara katıldı. 2 kez gözaltına alınmış, şikayetçi olup olmadığım soruldu, hiç şüphelenmediğimiz için şikayetçi olmadım. Baba kahrolurken, aile kahrolurken yanımızdaydı. Benim yaşadıklarımı göre göre bunu yaptığını duyunca bir kez daha kahroldum. Benim acım yaşanacak bir acı değil. Yavrum paramparça oldu. Meğer acımızı görüp için için gülüyormuş. Katil olduğu hiç aklıma gelmedi. Meğer soğukkanlı bir caniymiş” diye konuştu.
GAMZE EVLENMEK İSTEMEDİ
Savcılık ve mahkemedeki ifadesinde Gizem’in ablası Gamze ile sevgili olduklarını ve ailesinin evlenmelerine izin vermediğini ileri süren katil zanlısı Süleyman Akdeniz’in yalan söylediğini anlatan Hatice Akdeniz, bu konuda da şöyle dedi:
“2 yıl kadar önce annesi ile yengeleri bize geldi. Gamze de yanımızdaydı, niyetlerini açıkladılar. Çok sevdiklerini söyleyip kızımı istediler. Çukurova Üniversitesi’nde İngilizce öğretmenliği okuyan kızım Gamze de, ‘Ben okulu bitirip, mesleğimi elime almadan evlenmem. Ne onunla ne de bir başkası ile evlenmeyi düşünmüyorum’ cevabını verdi. Onlar da, ‘madem öyle okul bitsin, belki fikriniz, kararınız değişir. O zaman yeniden konuşuruz’ diyerek gittiler. O günden sonra hiçbir tatsızlık olmadı, ne bir tartışma ne de ısrar hiçbir şey olmadı. Unutup gittik. Meğer içinde kin besliyormuş.”
AYNI ACIYI O DA YAŞASIN
Katil zanlısının da kızının çektiği acıyı çekmesini istediğini belirten Hatice Akdeniz, sözlerini şöyle sürdürdü;
“Ben şimdi yaşıyorsam, o katilin cezaevinde öldüğü haberini almak için. Kızıma yaptığı işkencenin aynısını yaşamasını istiyorum. Ona da aynı acıları tattırsınlar. Başka annelerin yüreği de benim ki gibi yanmasın. Acımı tarif edemiyorum. Buradan Başbakanımıza sesleniyorum. Böylesi insanlar için idam cezası gelsin. Benim yavrumun dışında milyonlarca evlat yanıyor. Başbakanımızın evladının, torunun başına gelse, çocuklarının başına gelseydi. Başbakanımız 24 saat içinde o insanı yok ederdi. Kendi ‘yüreği soğusun’ diye. Eğer Başbakanım beni bir vatandaşı olarak biliyorsa benim de yüreğimi soğutsun. O’nun eşi de bir anne, onun da torunları var. Kendilerini benim yerime koysunlar. Haberini versinler desinler ki, ‘Hatice Hanım yavruna yapılanın aynısı ona da yapılıyor’ desin. Benim yavrumun toprağı soğumadan onun da acısı bana gelsin. O zaman ben biraz rahatlayacağım. Biraz yüreğime su serpilecek. Yavrum orada rahat yatacak. Eğer Başbakanımız buna izin vermezse demek ki gerçekten duyarlı değil. Aynı onun gibi cellat. İçeride onu beslediği sürece Başbakanımız onun gibi cellattır.”
KILIÇDAROĞLU DA ARADI
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu‘nun de kendilerini telefonla arayarak acılarını paylaştığını kaydeden Hatice Akdeniz, “Kemal Bey, başsağlığı diledi. Allah razı olsun onlardan. ‘Elimizden gelen her türlü yardıma her türlü her şeye varız’ dediler. Ben Kılıçdaroğlu’nun duyarlı olduğu kadar Sayın Başbakanımızın da duyarlı olmasını istiyorum” diye konuştu.
AİLESİ TERK ETTİ
Doğuştan kalbi delik olduğu için ağır işlerde çalışamadığı kaydedilen Süleyman Akdeniz’in ailesi ise aynı sokakta oturduğu 3 katlı binayı terk etti. Polis tarafından mahalleden götürüldüğü belirlenen ailenin nereye yerleştirildiği ise bilinmiyor. Bu arada olayın kan davası dönüşmesinden çekinen Gizem Akdeniz’in yakınları da, “Devlet onları başka bir şehre yerleştirsin. Bu mahalleden de Adana’dan da uzaklaşsınlar. Her ne kadar akraba da olsak, istenmeyen durumlar yaşanabilir” diyerek uyarıda bulundu.
GİZEM’İ ÖLDÜREN ZANLI AKIL HASTANESİNE GÖNDERİLDİ
Adana’da 6 yaşındaki Gizem Akdeniz’i öldüren 25 yaşındaki Süleyman Akdeniz’in, akli dengesinin yerinde olup olmadığının belirlenmesi için Ruh Sağlığı Hastanesi’ne gönderildi. Cinayet zanlısı Süleyman Akdeniz, yakalandıktan sonra mahkeme tarafından tutuklanarak Adana Kürkçüler Cezaevi’ne gönderilmişti. Bugün öğle saatlerinde Akdeniz’in akli dengesinin yerinde olup olmadığının belirlenmesi için Dr. Ekrem Tok Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’ne sevk edildi. Akdeniz’in 2 hafta boyunca hastanede müşahade altında tutulacağı ve çeşitli testlerden geçirilerek akli durumu ile ilgili rapor hazırlanacağını bildirildi.
29 Nisan 2014 Salı
Çocuklarımıza sahip çıkamıyoruz!
Bir kötü haber de Akhisar'dan geldi.Kayıp Umut'unda cesedi bulundu.
Manisa Akhisar'da 4 gündür kayıp olan ilkokul öğrencisi Umut Zambak'ın (9) cesedi, Akhisar İstasyonu'ndaki kullanılmayan su kuyusunda bulundu.Manisa İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü (AFAD) ekipleri, 25 Nisan'dan bu yana aranan Zambak'ın cesedinin Akhisar İstasyonu sınırlarındaki kullanılmayan bir su kuyusunda bulunduğunu belirledi. Bunun üzerine söz konusu alanda yapılan aramada bulunan ceset, ekipler tarafından çıkarıldı.
Akhisar Atatürk İlkokulu öğrencisi Umut Zambak'ın, 25 Nisan Cuma günü eve dönmemesi üzerine arama çalışmaları başlatılmış, son olarak kaybolduğu günün akşamı Sevgi Yolu'ndan geçtiği güvenlik kamerası kayıtlarından tespit edilmişti.
YÜZDE 99 BOĞULMA
Manisa’nın Akhisar İlçesi’nde kaybolduktan 4 gün sonra TCDD’ye ait su kuyusunda cesedi bulunan 9 yaşındaki Umut Zambak’a İzmir Adli Tıp Kurumu’nda otopsi yapıldı. Otopsi raporunun ilk bulgularına göre Umut Zambak’ın "yüzde 99" boğulma sonucu öldüğü belirtildi.
Küçük çocuğun vücudunda bazı çiziklerin bulunduğu, bunların da kuyudan düşerken oluştuğu belirtildi. Umut Zambak’ın vücudunda herhangi bir kırık, darp, yara, cinsel taciz izi tespit edilmedi. Yine de Zambak’ın vücudundan alınan parçalara ileri tetkik yapılacağı, kesin raporun daha sonra düzenleneceği bildirildi.
Umut Zambak’ın dedesi Ahmet Ali Kaya, otopsi için geldiği İzmir Adli Tıp Kurumu önünde beklerken soruları yanıtladı. Kaya, "Kaybolduğu yerle bulunduğu yer arasında yaklaşık 4 kilomete var. Orada ne işi var, niye gitmiş ben de bilmiyorum. Gece gündüz her yeri aradık ama o kuyulara bakmak aklımıza gelmedi. Bu yaşımdayıp orada kuyu olduğunu ben de bilmiyorum. Acımız çok büyük" dedi.
28 Nisan 2014 Pazartesi
6 yaşındaki Gizem hala kayıp!
Annesi pazardayken oynamak için parka giden 6 yaşındaki kızdan dünden beri haber alınamıyor.
Alınan bilgiye göre, merkez Seyhan ilçesi Tellidere Mahallesi'nde oturan Hatice Akdeniz, dün öğle saatlerinde pazara gitti. Kızı Gizem de aynı saatlerde mahalledeki çocuk parkında oynamak için evden ayrıldı.
Hatice Akdeniz, pazardan geldikten sonra aradığı kızını parkta ve mahallede bulamayınca durumu polise bildirdi. Hatice ve Mustafa Akdeniz çifti, yakınlarının da yardımıyla kentte çeşitli yerlere kızlarının fotoğrafının bulunduğu afişler astı. Polis ekipleri de bölgede çalışma başlattı.
Aile üyeleri, 4 kız kardeşin en küçüğü olan Gizem'in bulunabilmesi için sosyal medya üzerinden de haberi duyurdu.
Gizem'in halası Ayten ile amcası Kenan Akdeniz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Gizem'in bulunması için yetkililerden yardım istedi. Gizem'in mahalledeki su kanalına düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durduklarını belirten aile üyeleri, kızlarının kaçırılmış olmasından da korktuklarını kaydetti.
Çevredeki güvenlik kamerası kayıtlarını araştıran polis ekiplerinin yanı sıra, aile üyeleri ve yakınları da bölgede arama çalışmalarını sürdürüyor.
Alınan bilgiye göre, merkez Seyhan ilçesi Tellidere Mahallesi'nde oturan Hatice Akdeniz, dün öğle saatlerinde pazara gitti. Kızı Gizem de aynı saatlerde mahalledeki çocuk parkında oynamak için evden ayrıldı.
Hatice Akdeniz, pazardan geldikten sonra aradığı kızını parkta ve mahallede bulamayınca durumu polise bildirdi. Hatice ve Mustafa Akdeniz çifti, yakınlarının da yardımıyla kentte çeşitli yerlere kızlarının fotoğrafının bulunduğu afişler astı. Polis ekipleri de bölgede çalışma başlattı.
Aile üyeleri, 4 kız kardeşin en küçüğü olan Gizem'in bulunabilmesi için sosyal medya üzerinden de haberi duyurdu.
Gizem'in halası Ayten ile amcası Kenan Akdeniz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Gizem'in bulunması için yetkililerden yardım istedi. Gizem'in mahalledeki su kanalına düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durduklarını belirten aile üyeleri, kızlarının kaçırılmış olmasından da korktuklarını kaydetti.
Çevredeki güvenlik kamerası kayıtlarını araştıran polis ekiplerinin yanı sıra, aile üyeleri ve yakınları da bölgede arama çalışmalarını sürdürüyor.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)