"Boşanmış ünlü bir kadın olmak çok zor"
Bir süre önce eşi Sinan Serter'den boşanan Özlem Yıldız, işine dört elle sarıldı. Şimdi Tvem’de bir kadın programı sunuyor. Geçmişte eşinin ailesi istemediği için işine ara verdiğini söyleyen sunucu, boşanmış ünlü bir kadın olmanın zorluğuna dikkat çekiyor, 'Bir erkeğe merhaba derken bile çekiniyorum. Gelecek kaygısı da taşıyorum tabii ki' diyor.
Her şey Burada adında Tvem kanalında yayınlanan bir program yapıyorsunuz. Hep bu tarz sabah programlarında mı devam edeceksiniz?
Aslında farklı bir şey yapmanın zamanı geldi. Ancak o kadar uzun süredir gündüz kuşağı programı yapıyorum ki, gece riskli; kurtlar sofrası. Onun için yarışma veya dizi olsun isterim ama şu anda zor. Düşünsenize akşam saat 21.00'de oğlum Demir'i uyuturken kendim de uyuyakalıyorum.
Evlenince ekranlara ara vermiştiniz. Eski eşinizin maddi sıkıntıları oldu ve siz tekrar çalışmaya başladınız değil mi?
Benim televizyonu dört yıl kadar bırakmamın nedeni sadece eşimin maddi durumunun iyi olması vs. değildi. Açıkçası ailesi istemiyordu; o yüzden bırakmıştım. Sonrasında da sadece para kazanmak için dönmedim; işimi de çok özlemiştim... Evliyken bir dönem kadın arkadaşlarımla günler yaptım, alışverişlere çıktım. Ancak 17 yaşından beri çok yoğun çalışan biriydim ben; hayatım hep koşuşturmayla geçti. Sonra birden durup, 'Ee bugün ne yaptın; hangi AVM'ye veya seyahate gittin?' gibi konuları konuşmak beni hiç bir zaman mutlu etmedi... Çalışmadığım dönemde kendimi hiç bir işe yaramaz hissettim. Mesleğim sorulduğunda ev hanımı diyemedim; emekli sunucu demek de komik olacaktı.
Gün yapmak, AVM gezmek beni mutlu etmedi; işe yaramaz hissettim
Vardan yoka düşmek sizi üzdü mü?
Orta halli bir ailenin kızıyım ben. Para kazanmak nedir, harcamak ne kadar keyiflidir öğrendim. Maddi durumun bozulması beni sarsmadı. Sarsan şey; birilerine borçlu olmak. Bundan dolayı biraz da olsa başını öne eğiyor olmak beni çok yıprattı. Yoksa sıkıntı çekmek de normal. Bu konuda sonuna dek kocamın arkasındaydım, elimden geleni yaptım... Ben çok içime atarım; hiç psikoloğa gitmedim mesela. Oğlum ve ailemin desteğiyle zor günleri atlattım. İşimin olması da beni güçlü yaptı; keşke hiç o dört yıllık arayı da vermeseydim.
‘Apartmandan havuzlu villaya taşındım’
Bana külkedisi diyenler oldu. Oysa evlendikten sonra değişen tek şey; apartman dairesinden havuzlu villaya taşınmamdı; hepsi bu. Yoksa kendi parasını kendi kazanan bir kadındım; sonradan para görmüş veya gecekondu hayatından çıkıp gelen bir kadın değilim ki. Zaten jipim, markalı kıyafetlerim vardı. Tersine 17 yaşından beri kendi parasını kazanan biri olarak kocadan para istemek beni zorladı.
‘Sadece iki kez dışarı çıktım’
Boşanmış bir kadın olmak hayatınızı nasıl etkiledi?
Hiç kolay birşey değil; hem boşanmış olmak hem de ünlü olmak... Türkiye'de iki defa zor. Bir de hayatımda kimse olmadığı için garip garip birileri yakıştırıldı, gece hayatına dalmışım gibi gösterildi. Boşandığımdan beri topu topu iki defa çıktım, onlarda da manşet oldum. O kadar şanssızım ki... Unutulmamalı ki ben erkek çocuk annesiyim; onu düşünerek yaşıyorum. Artık yanlış anlaşılmasın diye çok sevdiğim arkadaşlarımla bile yanyana gelmemeye çalışıyorum. Malum bekar olduğum için artık bir değil üç defa düşünerek yaşıyorum.
Bir erkekle yanyana görünmekten korkar mı oldunuz?
Tabii ki. Merhaba derken bile etrafı kolaçan ediyorum. Hassas bir dönemden geçiyorum.
Eski eşinizi kıskanıyor musunuz?
Hayır, onları aştık. Boşanma kararını almak dört yılımı aldı. Çok emin olamadım kararımdan; ya pişman olursam diye çok bekledim. Ta ki bir gün oğlumla gittiğim Bodrum seyahatinde denizi seyrederken 'tamam' dedim. 3-4 günde veya para sıkıntısıyla alınan bir karar değil.
Evlilik sizi ne kadar olgunlaştırdı?
Çok... Ben hep yaşımdan küçük davranır, öyle düşünürdüm; olgunlaşmam çok zaman aldı. Özellikle son beş yıldır olaylara bakışım çok değişti. Şimdi ben evliliği sıkıntıda giden arkadaşlarıma akıl veriyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder